AKINCILAR İLÇEMİZİN TANITIMI
•Tarih şimdilik bize Anadolu’nun en eski sakinlerinin ETİLER olduğunu bildirmekte ve göstermektedir.
Elde bulunan ve görülen bütün tarih ve haritalarda işaret edildiği üzere Etiler’in Kelkit ırmağı havzasını ihtiva eden bir sınıra sahip oldukları bilinmekte ve görülmekte olması sebebiyle Akıncılar ilçe ve köylerinin bulunduğu coğrafik bölgenin en eski sakinlerinin de Etiler olması ihtimali ve varsayımı kuvvetlidir.
Sonrasında: Amazonlar, Kimriler, Medler Ve Persler, Pontlar, Sezar ve Roma İmparatorluğu, Danişmentliler, Mengüçoğulları, Selçuklular, İlhanlılar, Ertana Beyliği, Akkoyunlular Ve Osmanlı İmparatorluğu bölgeye hakim olmuş, bu bereketli topraklar medeniyetlere beşiklik yapmıştır.
Akıncılarla ilgili en kesin bilgiler 1071 yıllarıyla başlamıştır.
•Orta Asya’dan göç eden Türkmen boylarının Anadolu’daki ilk yerleşim bölgelerinden biri olan Akıncılar; Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah’ ın kumandanlarından Emir Danişment’ in Kelkit Havzasını da içine alan geniş bir bölgeyi Selçuklu topraklarına kattığından bölgeye gelen Türkmen boylarından birini şimdiki Akıncılar İlçe Merkezinin 1 km. güneyindeki Söğütlüdere Mevkiine yerleştirmiştir
Söylenen rivayetlere göre burada özellikle keçi besleyerek geçimlerini yapan Türkmen boyunu yapmış olduğu barınaklar ve keçi ağıllarının izlerine rastlanmaktadır. Aynı mevkiide bulunan ve simdi orman içerisinde kalan “Dümdüzleri” ve “Ali Tarlaları” adı verilen boş alanlarıda tarla olarak kullanmışlardır. Buralarda ektikleri mahsûller her nedense ilk yıllarda az olduğundan, kurdukları köy “Az-biter” adını almıştır. Türkçe bir kelime olan “Azbiter” daha sonraları “Azbider” ve “Ezbider” olarak söylenmeye başlanmıştır.
lBölge şimdiki Akıncılar ilçe merkezinin bulunduğu iki ana bölgeye (Yukarı ezbider “Ezbider Bâla” , Aşağı Ezbider “Ezbider Zir”) ayrılmış durumdaydı.
• Karahisar-ı Şarki, bugünkü adıyla Şebinkarahisar, 16. yüzyılda, kendi adıyla anılan Karahisar-ı Şarki Sancağı’nın merkez kazasını teşkil etmekteydi. Sancağın kapladığı alan, günümüzde Giresun, Gümüşhane ve Sivas illerinde yer alan ilçelere tekabül ediyordu: Giresun ilinden Alucara, Şebinkarahisar ve Çamoluk; Gümüşhane ilinden Şiran ve Sivas ilinden Koyluhisar, Ortakent, Suşehri, Akıncılar, Gökçekent ve Gölova, Karahisar-ı Şarki sancağına dahil edilmişti. Coğrafi yönden de bir bütün, bir ünite teşkil eden bölge, idari bütünlüğünü, imparatorluk çapında yeniden düzenlemelerin yapıldığı 19. yüzyıla kadar korumuştur..
Bununla beraber büyük seyyah Evliya Çelebide Ezbider’in: Şebinkarahisar toprağında, bağlı, bahçeli memur bir Türk köyü olduğunu yazmış ve Erzurum eyaletine bağlı olduğundan bahsetmiştir.•İlçe Merkezinde bulunan ve halk arasında “Gönen Çeşmesi” diye bilinen fakat asıl adının kitabesinde “Sultan Süleyman” Çeşmesi” olduğu belirtilen çeşmenin 1647 tarihli kitabesinde Ezbider’in o tarihlerde Şebinkarahisar’a bağlı bir köy olduğu belirtilmektedir. Osmanlıca yazılı olan bu kitabede;
Karahisar-ı Şarkiye bağlı Ezbider köyü Sultan Süleyman Çeşmesi, Allah ona rahmet etsin ve onu affetsin, bu çeşmenin yapılmasına sebep olan. Sultan İbrahim’in oğlu Sultan Mehmet’in Allah mülkünü ve saltanatım daim eylesin” yazılıdır.
Mustafa Kemal ATATÜRK Erzurum’a gidişinde 29 Haziran 1919 da, Kongre dönüşünde ise 1 Eylül 1919 Pazartesi günü İlçe topraklarından geçmiştir. Yolda otomobiline aldığı zamanın Ezbider Mektep Muallimi olan, Sıyrındı’lı Hoca İsmail Efendiyle birlikte Suşehri’ne kadar beraber yolculuk etmişlerdir.
•1860 yılında Suşehri ilçe olduğunda Akıncılar (Ezbider) Nahiye olmuştur.
Akıncılar’da Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte küçük bir Belediye teşkilatının kurulduğu ve 1932 yılına kadar olan bu kısa dönemde, Hatipoğlu Ali Efendi ve Hüseyin Efendi ile Uğruncalı Tevfik Efendi’nin Reislik yaptıkları bilinmektedir.
•1932’de Akıncılar (Ezbider) Sivas’a bağlanmıştır.
•Nüfus Memurluğu kurulmuş, 1974 tarihinde çıkan yangında Hükümet Konağının yanması nedeniyle Suşehri’ ne nakledilmiştir
•1958 yılında Belediye teşkilatı kurulmuştur. 1962 yılına kadar adı Yukarı Ezbider olan nahiyenin adı bu tarihte “Akıncılar” olarak değiştirilmiştir.
1958’den itibaren Belediye Başkanlığı yapan Başkanlar sırayla şunlardır: Kerim GÖNEN, Ali İhsan K1L1ÇKAYA, Şerafet ÇELEN, Kemal TEKİN, Ahmet YILMAZ, Zekai FİRAT, Macit KUMBAROĞLU, Fikret TEKİN ,Yüksel ÇELEN (2 dönem), Ahmet TEKİN, ve en son Mevlüt ALBAYRAK
•Her yerde sevilen Başkan sıfatını alan Fikret TEKİN 1992 yılında geçirmiş olduğu bir trafik kazası sonunda genç yaşta hayatını yitirmiştir
•Akıncılar 20/05/1990 tarih ve 3644 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan kanunla Suşehri’nden ayrılarak ilçe olmuştur.
İlçede görev yapan kaymakamlar ise; Mehmet ERGENOĞLU, Avni ÇAKIR, Kemalettin SAKİN, Mahmut HALAL, Murat ERKAN, Aslan KARANFİL, Ekrem CANALAP, Ziya POLAT, Veysel ÇİFTÇİ, Sait ÖZKILINÇ, Fırat ÇELİK, Barış Cansu AKTAN, Gökmen ÇİÇEK, Oğuzhan BULUT ve halen görevde olan Mehmet Fatih YAKINOĞLU’dur.
İlçenin temel geçim kaynakları tarım, hayvancılık ve arıcılıktır.
§ Yeraltı zenginliklerinden Doğantepe ve Kılıçköy’de krom yatakları vardır. Ancak son yıllarda işletme durmuştur. DSİ kanal çalışmalarında Akıncılar Hınterler mevkiinde Linyit kömürüne rastlanmıştır.
§ Akıncılarda bir Ziraat Bankası Şubesi, Akıncılar Sulama Birliği, Tarım Kredi Kooperatifi, Köylere Hizmet Götürme Birliği, S.S. Akıncılar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, S.S. Akıncılar Taşıyıcılar Kooperatifi faaliyettedir. Bu kuruluşların ilçenin ekonomik hayatına katkıları oldukça fazladır.
§ Akıncılar’da her yıl Ağustos ayının son haftasında veya Eylül ayının ilk haftası “Kavun Festivali” yapılmaktadır.
§ İlçede genelde hayvancılığa dayalı tesisler gelişme göstermekte olup, mandıracılık ve süt entegre tesisi mevcuttur. Ayrıca demircilik, oto tamirciliği de yapılan işler arasındadır.
§ İlçede küçük sanayi sitesi bulunmamaktadır.
FESTİVALLER; Her yıl Ağustos ayını son haftasında Akıncılar Kültür, Sanat ve Kavun yapılmaktadır. Festival, Kelkit vadisinin en uzun soluklu ve yaz mevsiminde bölgede en son yapılan şenliğidir. Bu yıla kadar 11.si yapılan festival 1995 yılından beridir, hem ilçe tanıtımı hem de gurbetteki insanla sıladaki insanı kavuşturup hasret giderme özelliği ile de vazgeçilmez olmuştur.
Camiler; ilçe merkezi ve köylerinde tarihi ve kültürel değeri eskiye dayalı olmakla birlikte yeni camiiler mevcut olup, bunlardan İlçe merkezinde 3 camii vardır. Akıncılar Yukarı Mahallede bulunan Hatipoğlu Camii en eski camiidir.
Türbeler; ilçeye bağlı Doğantepe Köyünde Bahattinşeyh Türbesi, Yusufşeyh Köyünde Yusufşeyh Türbesi vardır.
– Bahattinşeyh Türbesi:
Hicri 1320 (Miladi 1886) tarihli Sivas Salnamesinin 452. sayfasında;
( Meşhur Allah dostlarından Kara Yakup Gazi, Şeyh Bahaeddin Veli ve Çoban Dede’nin türbeleri ismi geçen ilçede bulunup zaviyeleri hayatta ve faaliyettedir. Adı geçen Kara Yakup Ağa ilk dört büyük halifeden Hz. Ebu Bekri’s-Sıddık (r.a.)’ın temiz neslinden olup zaviyeleri hizmete amadedir. Şeyh Bahaaddin Veli’nin çilehanesi dağın bitiğinde bulunup asasıyla çıkardığı suyun damlaları tesbih tanesi gibi farklı renklerde gözler önünde canlanır.) denilmektedir.
Bir yazıya göre de Hazreti Peygamber efendimizin sahabelerindendir, Hazreti Peygamberimizin “Hepiniz bir ok atıp okların bulunduğu istikamete gidiniz ve orada İslamiyet’i yayınız” emrine uyar. Şeyh Bahattin Hazretleri de okunu bu köyümüze gelir bulur. Civar il, ilçe ve köyler Bahattinşeyh’in Türbesine gelerek buralarda mevlit okuturlar.
Mağaralar; Akıncılar merkezde “Deliklitaş” adında bir mağara ya da eskiden kiliseye bağlantısı olduğu sanılan yeraltı tüneli, Doğantepe köyünde Bahattinşeyh deresinde Çilehane adında bir mağara bulunmaktadır.
Kalıntılar; Göllüce Köyünde 1800’lü yıllrdan kalma Kilise kalıntısı, Aşağı Yeniköy sınırları içerisinde Çeçen Beyleri zamanından kalma Hamam Kalıntısı bulunmaktadır. Ayrıca İlçe Merkezinde bulunan ve halk arasında “Gönen Çeşmesi” diye bilinen fakat asıl adının kitabesinde “Sultan Süleyman” Çeşmesi” olduğu belirtilen çeşme vardır.
3- Sultan Süleyman Çeşmesi (Gönen Çeşmesi) (Akıncılar İlçe Merkezi)
“1647 tarihli kitabesinde Ezbider’in o tarihlerde Şebinkarahisar’a bağlı bir köy olduğu belirtilmektedir. Osmanlıca yazılı olan bu kitabede; “Karahisar-ı Şarkiye bağlı Ezbider köyü Sultan Süleyman Çeşmesi, Allah ona rahmet etsin ve onu affetsin, bu çeşmenin yapılmasına sebep olan. Sultan İbrahim’in oğlu Sultan Mehmet’in Allah mülkünü ve saltanatım daim eylesin” yazılıdır.”
Kaleler; Doğantepe Köyünde Roma-Bizans devrine ait olduğu sanılan bir kale mevcuttur.
Mesire Yerleri; Kılıçkaya Barajı göl alanı kıyısında Kayı boğazı mevkii, Akıncılar Karadağ’da Damdüzleri mevkii, Kılıçköy Koruluğu ve Kızıldağ’da Alaattin Çiftliği ve yöresi yaz aylarında piknik yerleri olarak kullanılır.
Av Turizmi Ve Balıkçılık; Akıncılar ve çevresinde eti yenen av hayvanlarından; tavşan, keklik, ördek avı, ayrıca eti yenmeyen hayvanlardan; kurt, tilki, ve son yıllarda özellikle ziraat ürünlerine fazlaca zarar veren yaban domuzu avı yapılmaktadır. Kızıldağ’da alabalık, Kılıçkaya barajı gölü Kelkit ve Şeyhnigar çaylarında sazan ve yayın balığı avı yapılmaktadır.
Sağlık (Kaplıca) Ve Dağ Turizmi; ilçemizde önemli bir kaplıca bulunmamakla birlikte yapılan araştırmalarda, Eskibağ köyünde Çermik mevkiinde bulunan bir maden suyu kaynağının böbrek ve idrar yolu hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir. Doğantepe Köyünde Bahattinşeyh Türbesi yakınında kaynak olarak çıkan ekşi suyun, içildiğinde böbrek ve idrar yolu hastalıkları, yıkanıldığında ise deri hastalıklarını iyileştirdiği söylenir.
Kış aylarında dağ turizmi imkanları yoktur. Ancak yaz aylarında Kızıldağ gezilmektedir.
AKINCILAR İLÇESİNİN KÖYLERİ;
ABDURRAHMAN
AŞAĞIYENİKÖY
AVŞAR
BALÇIK
BALLIDERE
ÇİÇEKLİ
DERECİK
DOĞANTEPE
DÜNDAR
EKENEK
ELİBÜYÜK
ESKİBAĞ
GEYİKPINAR
GÖLLÜCE
İKİZYURT
KAVAKKÖY
KAYI
KILIÇ
ONARI
ORTAKÖY
SAPANLI
ŞENBAĞLAR
SEVİNDİK
SIYRINDI
UĞRUNCA
ÜZENGİ
YAĞLIÇAYIR
YUKARISARICA
YÜNLÜCE
YUSUFŞEYH
Sayfanın Kaynakları: Akıncılar Kaymakamlığı web site:www.akincilar.gov.tr ve Akıncılar Belediyesi web site: www.sivasakincilar.bel.tr